Bazen katlanamaz insan. Hiçbir şeye. Fazla gelir her şey. Üstüne üstüne . Gelir ve öylece kalır Asla gitmez sanır.
Halbuki her şey gelir ve gider. Yaz gelir gider. Kış gelir ve gider. Sabah olur akşam olur. Bazen sabah olmaz bir türlü. Hep kış hep karanlık gibi gelir.
Hatta nasıl aydınlık bu insanlar nasıl gülüyorlar der. Der de der.
İyice karanlığa gömer kendini. Bir koza örer. Öylece kalır. Oysa hep karanlık olmuş, hep aydınlığa varmıştır. Ama bu sefer sanki farklıdır. Çıkmaz istemez o derin kuyulardan. Kör kuyularda merdivensiz kalmıştır. Merdiven ordadır belki ama tutmaya bile mecali yoktur bazen. Bazen…
Depresyon bir içe dönüştür. Dışarıyla ilişkiyi kesmek, enerjiyi içine yöneltmektir. İşlemleme çabasıdır. Var olabilmek için, hayatta kalabilmek için kalakalmış minicik enerjiyi temkinli kullanma gayretidir fark etmeden.
Depresyonda terapistle kurulan terapötik ilişki tedavinin başarısının temel bileşenidir. Anlamsızlık için bulunan hatta genellikle bundan kurtulmak dahi isteyecek enerjiyi bulamayan kişi için, ötekinin varlığı ve yaklaşımı, anlamsızlığı anlama çevirme arzusunun inşası için bile temeldir.
Terapistle birlikte; yaşanılanın, duyguların, hislerin yeniden inşası. İçe derin kazı. Kendinle yüzleşme esareti kazanma belki kendiyle savaşma. Ve zafer. Zafer sonrası asla eski insan olmayacaktır kişi.
Daha anlamlı, daha farklı bakılan bir hayat, yaşanmışlığın, deneyimin muazzam kalıntısı.
Ve kalkacaktır ayağa.
Hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır.
Çünkü her şey daha da anlamlı olacaktır.
Sığ sular yerine dalgalı denizler geçilip, kol kola kıyaya varılmıştır.